Birçok kişi tarafından sevilerek tüketilen kahvenin lezzetli olması çok önemlidir. Kafelerde tükettiğimiz kahvelerin dışında artık çeşit çeşit kahve makinaları evimize girdiği için kendi kahvemizi kendimiz yapabiliyor hale geldik. Evimize aldığımız kahvelerde de dışarda alışkın olduğumuz kahve lezzetinde bir kahve tüketmek istememiz de çok normal ve evimize alacağımız kahveyi seçerken de aynı lezzeti yakalayabilmek için bazı noktalara dikkat etmemiz gerekmektedir. Kahve almaya gittiğimizde özellikle de filtre kahve ya da espresso kahve alacaksak birçok seçenekle karşı karşıya kalırız. Her kahve çekirdeğinin kendine özgü farklı farklı özellikleri bulunmaktadır. Bunların arasından en doğru kahveyi seçmek için hangi kriterlere bakmalıyız bir inceleyelim.
Kahve Çekirdeği Seçerken Nelere Dikkat Edilmeli?
Kahvenin lezzetini etkileyen birçok etken bulunmaktadır. Birden fazla kahve çeşidi olduğu için kişisel olarak kendi sevdiğimiz kahve çekirdeğini bulmak bizi ilk etapta zorlayabilir. Bu zor süreci kısaltmak adına kahve çekirdeğini seçerken kahvenin içeriğini kontrol etmekte büyük bir fayda vardır. Kahvelerin paketlerinde içerisindeki çekirdek hakkında bilgi veren bazı detaylar bulunmaktadır ve bu kahve seçimindeki işimizi kolaylaştırmaktadır.
Bu içerik kısmında kahvenin nereye ait olduğu, ne zaman kavrulduğu, ana kahve çeşitlerinden Arabica mı yoksa Robusta mı olduğu ya da her ikisinden de hangi oranda bulunduğu yazmaktadır. Bu yüzden içerik bilgisini kontrol etmek kahve seçimimizi kolaylaştırıcı bir etki yaratacaktır. Bunun dışında kahvenin lezzetini belirleyen bir diğer unsur ise kahvenin taze olmasıdır. Bu sebeple kahvenin kavrulduğu tarihi bilmek lezzeti hakkında fikir yürütebilmemizi sağlayacaktır. Kahveler kavrulduğu andan yaklaşık olarak on gün sonra en lezzetli haline gelir ve bu süreçten sonraki 2 ay içerisinde muhakkak tüketilmesi gerekir.
Bu süre sonrasında kahve bozulmayacaktır fakat zamanla lezzetini kaybetmeye ve o ilk tadını vermemeye başlayacaktır. Yine kahvenin yetiştiği bölgeyi bilmek de bizlere kahve hakkında bilgi verir çünkü her bölgenin kahvesinin kendine has başka bir aroması bulunmaktadır. Kahve çekirdeğinin kalitesini anlayabileceğimiz bir diğer unsur da kahve paketinin üzerinde bulun etik etiketinin bulunmasıdır. Etik etiketleri kahvenin içerisinde kimyasal bir maddenin bulunmadığını ve organik olduğunu bize söylemektedir.
Kavrulma Derecelerine Göre Kahve Çekirdeği Seçimi
Kahvenin aromasını ve içeriğindeki önemli etkenleri kontrol ettikten sonrasında kahve çekirdeğinin kavrulma derecesini bilmek de doğru seçimi yapabilmek adına çok önemlidir. Herkesin kahve zevki farklı olacağından kendi zevkimizi keşfettikten sonra doğru kahve çekirdeğini seçmek mümkün olacaktır. Bu noktada kahve çekirdeklerinin az kavrulmuş, orta kavrulmuş ve koyu kavrulmuş halleri bulunmaktadır. Bunların içeriklerine birlikte bir göz atalım. Az kavrulmuş kahve çekirdeği genellikle bize ekşimsi ve asit derecesi biraz daha yüksek bir kahve deneyimi sunmaktadır.
Az kavrulmuş kahvelerin renkleri diğerlerine göre daha açık renk olacaktır. İkinci olarak orta kavrulmuş kahveler ise aroma açısından tatmin edicidirler. Aromanın yoğunluğuna önem veriyorsanız kesinlikle kahve çekirdeğini seçerken orta kavrulmuş olmasına dikkat etmelisiniz. Koyu kavrulmuş kahvelerde ise daha acı ve sert bir kahve deneyimi yaşamanız mümkün olacaktır. Yoğun şekilde kavrulan kahve, aromasından uzaklaşarak acı bir hale gelmektedir. Bu sebeple eğer daha acı tatlarda kahvelerden hoşlanıyorsanız seçiminiz kesinlikle koyu şekilde kavrulmuş kahve çekirdekleri olmalıdır.